İman Edenler Deccal'in Fitnesinden Hz. İsa (as)'ın Vesile Olmasıyla Korunacaklardır



Kendi nefsini aşağılık kılandan başka, İbrahim'in dininden kim yüz çevirir? Andolsun, Biz onu dünyada seçtik, gerçekten ahirette de o salihlerdendir. Rabbi ona: "Teslim ol" dediğinde (O:) "Alemlerin Rabbine teslim oldum" demişti.
(Bakara Suresi, 130-131)
"Yalancı, hilekar, zihinlerde ve gönüllerde iyi ile kötüyü, hak ile batılı karıştıran, bir şeyi yaldızlayıp gerçek yüzünü gizleyen, her yeri dolaşan kötü ve uğursuz kişi" gibi anlamlara gelen Deccal kavramı, ahir zamanda ortaya çıkacağı bildirilen, her türlü kötülüğün ve fitnenin kaynağı ve temsilcisi olan kişi olarak tarif edilir. Ancak, Deccal bir kişi olabileceği gibi, din ahlakına uygun olmayan her türlü düşünce ve uygulamayı temsil eden bir sistem veya ideoloji de olabilir. Deccal ile ilgili bilgiler pek çok hadis-i şerifte yer almakta, Kuran'da da Deccal'in ahlakına ve sistemine işaret eden birçok ayet bulunmaktadır. Deccal'in ortaya çıkışı, sahih hadislerde kıyametin önemli alametlerinden biri olarak haber verilmiştir:

Ebu Hureyre (r.a) dan: Üç şey vardır ki bunlar zuhur edince, önceden iman etmeyen kişinin imanı fayda vermez: Deccal, Dabbe, Güneş'in batıdan doğuşu...
Mezhep imamımız Ebu Hanife ise Deccal ve diğer kıyamet alametlerinin bildirildiği hadislerle ilgili olarak şunları söylemektedir:
Deccal'in, Yecuc ve Mecuc'un çıkması, Güneş'in batıdan doğması, Hz. İsa (as)'ın gökten inmesi ve diğer kıyamet alametleri, sahih haberlerde aktarıldığı üzere haktır, olacaktır.

Nathaniel Everett Green, Kudüs adlı tablo, Londra

Ey iman edenler, Allah'ın yardımcıları olun: Meryem oğlu İsa (as)'ın havarilere: "Allah'a (yönelirken) benim yardımcılarım kimlerdir?" demesi gibi. Havariler de demişlerdi ki: "Allah'ın yardımcıları bizleriz." Böylece İsrailoğulları'ndan bir topluluk iman etmiş, bir topluluk da inkar etmişti. Sonunda Biz iman edenleri düşmanlarına karşı destekledik, onlar
da üstün geldiler.
(Saf Suresi, 14)
Hadislerde Deccal'in çıkış alametlerinin yanı sıra, özellikleri de detaylı olarak haber verilmiştir. Buna göre, Deccal insanları doğru yoldan saptıracak; iyiyi kötü, kötüyü iyi gösterecek; kendisine uyanları sözde nimetlerle aldatırken, kendisine uymayanlara ise baskı ve zor uygulayacak; yeryüzünde karışıklık çıkaracak, çatışmayı körükleyecek; din ahlakına karşı olacak ve insanları din ahlakından uzaklaştırmak için faaliyet gösterecektir. Deccal'in yeryüzünde olduğu dönem, samimi olarak iman edenlerin pek çok sıkıntı ve zorlukla karşılaşacakları, insanların büyük çoğunluğunun din ahlakından uzaklaştıkları bir dönem olacaktır.
Deccal'in ortaya çıkışı tüm dünyayı derinden etkileyecek ve insanlığa pek çok felaket ve zorluk getirecek gelişmelerin başlangıcı olacaktır. Deccal'in asıl hedefi din ahlakı ve samimi olarak iman edenler olacağından, özellikle müminler için oldukça zorlu bir dönem söz konusu olabilir. Bunun yanı sıra, insanların önemli bir kısmı Deccal'in aldatmacalarına inanacak ve ona tabi olacaklardır. Böyle bir ortam, vicdan ve iman sahibi tüm insanların var güçleriyle karşı koymaları ve çok güçlü bir fikri mücadele yürütmeleri gereken bir ortamdır. Ve Allah'ın izniyle samimi iman edenler bu fikri mücadelede üstün geleceklerdir. Ancak, Hz. Muhammed (sav) Efendimiz Deccal'in fitnesinin tarihin en büyük fitnesi olduğunu bildirmiş ve iman edenleri bu fitneden sakınmaları için uyarmıştır.Bu uyarı çok önemlidir:


İşte ben bunları size anlatıyorum ki durumu iyi kavrayasınız, onun tuzağına düşmeyiniz, sizden sonra geleceklere anlatınız diye. Çünkü onun fitnesi, fitnelerin en çetinidir.
Peygamber Efendimiz (sav)'in bu öğüdü ve Deccal'in fitnesinden Allah'a sığındığı duası, Müslümanlar için yol gösterici olmuştur. Dünyanın dört bir yanında farklı mezheplerden veya farklı ırklardan Müslümanlar, beş vakit namazlarında, Allah'ın kendilerini Deccal'in fitnesinden koruması için dua etmektedirler. Rivayetlerde bildirildiği üzere sevgili Peygamberimiz (sav) tarafından müminlere öğretilen bu dua şu şekildedir:
Resulullah (sav) şöyle buyurmuştur: Sizin biriniz, teşehhütte bulunduğu (tahiyyat okumayı bitirdiği zaman), "Ey Allah'ım, cehennem azabından, kabir azabından, hayat ve mematın fitnesinden ve Mesih-i Deccal fitnesinden Sana sığınırım" diyerek dört şeyden Allah'a sığınsın.

Artık 'kötülüğü örgütleyip düzenleyenler', Allah'ın, kendilerini yerin dibine geçirmeyeceğinden veya şuuruna varamayacakları yerden azabın gelmeyeceğinden emin midirler?
(Nahl Suresi, 45)
Bu duanın bizzat Hz. Muhammed (sav) tarafından iman edenlere öğretilmiş ve namazlarda okunmasının tavsiye edilmiş olması Deccaliyet konusunun müminler için ne kadar önemli olduğunu göstermektedir. İslam alimlerinin ise namazlarının ardından; "Allahümme ecirne min fitneti'l mesihi'd deccali ve's süfyan" (Allah'ım bizi Mesih-i Deccal ve Süfyan'ın fitnelerinden koru) diyerek tesbih yaptıkları bilinmektedir. Nitekim Müslümanlar da, Deccal'in fitnesinin ne kadar büyük olduğunun bilinciyle, 5 vakit namazlarında Peygamber Efendimiz (sav)'in bildirdiği duayla Rabbimiz'e sığınmaktadırlar. Bu, Müslümanların Deccal'e karşı manevi bir hazırlık içinde olduklarını göstermektedir. Ancak elbette, Deccal'e karşı yapılacak hazırlıkların en önemli bölümü Hz. İsa (as)'ın yeryüzüne gelişi için yapılacak hazırlık olmalıdır.
Hz. İsa (as)'ın gelişi, Müslümanların bu duasının bir yönüyle kabulü olacaktır. Çünkü hadislerde, Deccal'in fitnesinin ancak Hz. İsa (as)'ın yeryüzüne dönüşüyle ortadan kaldırılacağı, Deccal'in Hz. İsa (as)'ı gördüğünde "tuzun suda erimesi gibi" yok olacağı müjdelenmiştir. Hz. İsa (as)'ın Deccal'i fikren ortadan kaldıracağını bildiren hadislerden bazıları şöyledir:
... Deccal ortalığa fitne saçarken Cenab-ı hak, Mesih İsa İbni Meryem'i gönderir... Hz. İsa Deccal ile Lüdde (Beytül Makdis'e yakın bir belde) kapısında karşılaşır ve onu (manen) yok eder.

Allah'ın düşmanı (Deccal) onu gördüğünde tuzun suda erimesi gibi eriyecektir. Onu bıraksa da kendiliğinden helak oluncaya kadar eriyecekse de, Allah Deccal'i, Hz. İsa (as)'ın eliyle (manen) yokedecektir...

Hz. İsa (as) yakında inecek, sonra fesat sahibi, bedbaht olan Deccal'i (manen) helak edecektir.

Nimet olarak size ulaşan ne varsa, Allah'tandır, sonra size bir zarar dokunduğunda (yine) ancak O'na yalvarmaktasınız.
(Nahl Suresi, 53)
Bu durumda, iman edenlerin ve Deccal'in fitnesinden korunmak isteyenlerin Hz. İsa (as)'a tüm güçleriyle destek olmaları, bu mübarek insan yeryüzüne gelmeden önce ona olabilecek en güzel ortamı hazırlamak için gayret etmeleri son derece önemlidir.
Bunun için, Müslümanlar bir yandan Deccal'in fitnelerini ve aldatmacalarını deşifre etmeli ve Deccaliyetin ideolojik zeminini oluşturan unsurlarla fikri mücadele içinde olmalıdırlar. Bir yandan da, Hz. İsa (as) gelmeden önce, onun yürüteceği büyük fikri mücadele için ön hazırlık yapmalı, ahlaken Hz. İsa (as)'a layık olabilecek, ona destek olabilecek şekilde kendilerini geliştirmeye özen göstermelidirler. Ayetlerde haber verilen bilgiler ve hadislerde anlatılan gelişmeler, dünya tarihinin en önemli dönemlerinden birinin iyice yaklaştığını işaret etmektedir.
Böylesine tarihi bir dönemde yaşama şerefine erişecek olanların, bundan dolayı büyük bir heyecan duymaları aynı zamanda sorumluluklarının da büyük olduğunun şuurunda olmaları gerekir. Durumun öneminin farkına varanların ilk yapması gereken şeylerden biri, elbette Hz. İsa (as)'ın gelişine hem kendileri hem de çevrelerini en iyi şekilde hazırlamak olmalıdır.

Комментариев нет:

Отправить комментарий